Osmaniye
08 Mayıs, 2024, Çarşamba
  • DOLAR
    30.56
  • EURO
    32.84
  • ALTIN
    1982.3
  • BIST
    8757.66
  • BTC
    43248.04$

KÜRT KİMDİR? ETNİK KÖKENİ NEDİR?1. BÖLÜM:

23 Aralık 2021, Perşembe 08:37

Saygı değer vatandaşlarım; malumunuz, çok hassas, çok önemli, tarihin taaa...... Derinliklerinden şu günümüze kadar gelen; hassas-önemli-nazik-çok detaylı ve çok da zor olan bu Kürt konusu ve projesi nedir ne değildir? Görüşümü; araştırdığım kadarınca siz saygı değer okuyucularıma ve Türk Milletine müsaadelerinizle anlatmak istiyorum. Ancak, sizin affınıza sığınarak demek istiyorum ki; anlatacağım tarihi BELGELERİN VE VERECEĞİM KAYNANAKLARIN DOĞRULUĞUNDAN ASLA hiç şüphe etmeyiniz. Eğer şüphe eden birileri varsa veya bu bilgilerin haricinde ben gerçekten daha çok bilgi öğrenmek istiyorum derse; yazımın ilerleyen kısımlarında ve özellikle de İKİNCİ BÖLÜMDE vereceğim kaynak kitapların isimlerini yazacağım. İsteyenler alsın okusunlar bakalım neler varmış, neler yaşanmış görsünler. Yalnız amacım kitap reklam etmek değil; doğrulara hizmet etmektir, bunun da bilinmesini istirham ediyorum. Ancak onlara tavsiyem de sakin olsunlar, kafayı oynatmasınlar. Olur ya. Ben, bir tarihte şöyle bir olay yaşadım.   Aslen Diyarbakırlı bir emekli öğretmenle, yine bir öğretmen arkadaşımın (M. G.) vasıtası ile tanıştık. Adını, soyadını bilmiyorum. Sadece Kürt Mehmet diyorlar. İnternetten ve yerel gazetelerden meğerse yazılarımı takip etmiş olması lazım ki; aniden beni görünce şaşırdı; afalladı ve “Demek sen haaa….” Dedi ve tanıştık. Değişik şekilde çok detaylı sohbet ettik. Birçok tarihi BELGELER VE ARAŞTIRILAN KONU VE KİTAPLARDAN, YAZARLARDAN BAHSETTİK. Daha sonra vedalaştık ve kalktı memleketine gitti. Anlaşılan o ki; Kürt kardeşlerimin etnik kökenlerini araştırmıştır… Bana bilahare telefon ederek.”Ağabey doğru söylüyormuşsun bee. Bana Türklüğümü, Türk olduğumu ve kökenimin Türk olduğunu öğrettin. Allah(CC) senden razı olsun. Ne Mutlu Türküm Diyene.”Dedi. Bu serüveni(olayı) hiç unutmam.  Hepsi arşivlerde ve vereceğim kaynak eserlerde mevcuttur. Burada bana NEDEN KÜRT KONUSU?.. Diye soru sormak isteyenleriniz olabilir. Biricisi bu. İkicisi ise; TV kanallarında ve boyalı basınlarda doğrularıyla ve yanlışları ile bu konuyu kimse anlatmıyor. Oysa üç yanlış bir doğru değildir. Beş yanlış da bir doğru etmez. DOĞRU TEKDİR. Eğer siz TV kanallarında; BOYALI BASINDA, MEYDANLARDA, hatta siyasette; siyasi bürokraside; siyasi arenada, doğruları öğrenmeye MUHTAÇ olan Türk Halkına; yanlışları - yanlış, doğruları-doğru anlatmaz iseniz; hiç kimse kusura bakmasın ama hem seyircinin kafası karışır, hem sarf ettiğiniz nefesinize; hem heba etiğiniz zamanınıza yazık olur. Ve hem de yanlış yorumlanan (anlatılan) bu hassas konu TEHLİKELİ VE KORKUNÇ BİR SÜREÇ SEYRİNDE; TAMİRİ VE TARİFİ MÜMKÜN OLMAYAN BİR TEZAT(Çelişme, karşıtlık, tutarsızlık) OLARAK MEYDANA GELEBİLİR. İşte onun içindir ki, bu konuyu yazmaya karar verdim. Çünkü TV’lerdeki o akademisyenlerin, gazetecilerin, araştırmacıların, siyasilerin, siyasi bürokrasilerin vs. kim olursa olsun; kimileri doğruları gerçeğinden çarpıtarak, saptırarak anlatıyor, kimileri yanlı anlatıyor, yanlış anlatıyor, kimileri herhalde tv’lerde programa çıkayım da ne olursa osun diyor vs. Malumunuz, programcılar da zaten program yapma sevdası hevesinde; haliyle bir KARGAŞADIR SÜRÜP GİDİYOR. NE YAZIK Kİ; DOĞRUYU ÇOK NADİR (AZ) KİŞİLER SÖYLEYEBİLİYOR.

Bakınız: Bazı ürünlerin cazibeli (Daha sevecen ve ilgi çekici, daha şaşalı) şekilde reklam edildiği, anlatıldığı zaman; o ürün daha çok satılıyor. İşte onun için ben diyorum ve istiyorum ki; KÜRT KARDEŞLERİMİZİN ETNİK KİMLİLERİ ÜZERİNDEN; program düzenlenip, tartışma yapılırken lütfen; doğruları söyleyelim, gerçekleri dile getirelim. Kaprislere asla ve kat’a tevessül etmeyelim. Süslü anlatımlardan ve tabiri caizse edebiyat parçalamadan kaçınalım. Lütfen! Hele hele de Özbe öz Kürt kardeşlerimizin etnik kökenlerini tartışırken.

 Aksi halde istenmeyen; hoş olmayan sürece doğru giderek; çok kötü ve ölümcül; tedavisi ve tarifi mümkün olmayan sonuçlar vukuu bulur(Meydana gelir.) Hal, bu şekliyle de zuhur ederse Allah(CC) bizi esirgesin. O zaman; hem Kürt kardeşlerimiz, hem Türk kardeşlerimiz ve hem de Türk Devletimiz zarar görebilir; yok olma tehlikesi ile karşılaşabiliriz. Dünyada bir Kürt ırkı vardır ki; o da Yahudi Kürt’üdür. İşte Kuzey Iraktaki, başkanları Mesut Barzani ve tarihteki başkanları ise İran’ın Adrenal Bölgesinde uzun müddet hayat sürdüren ve “Mela Mistafa” dedikleri Molla Mustafa Barzani’dir.(Kaynak: Düşünce Tarihine bakınız.) Peki; bizim Kürt kardeşlerimizin, varoluşlarından günümüze kadar tarihi çizgide; hayat serüveni nasıl olagelmiştir, bir göz atalım. İleride belgelerle izah edeceğim ama şimdi ise özetlemekle yetineceğim. Öncelikle de şu soruyu kendi kendimize sormamız lazım diye düşünüyorum. Tarihi süreçte bizi bizden kim ve kimler ayırdı? Kürtler; Türklerden ayrı bir ırk diye ayırarak; kardeşi- kardeşe kim ve kimler düşman etti. Bu karanlık el kimdir? PKK’ya nasıl bakıyor. PKK nasıl bir örgüt ve kim kurdurdu. Allah (CC) o karanlık ele fırsat vermesin inşa Allah. Çünkü o karanlık el, dünyada bütün istediklerini gerçekleştirir ve muvaffak olursa; aslında son olarak PKK’yı da ortadan kaldıracak. Kendinden başka öten horoz ya da kral istemeyecektir. Çünkü dünya literatürün de böyle bir gerçekte mevcut. İspatlar yazımın devamındadır. Ancak şimdilik şu gerçeği ifade edeyim ki; bu örgütü küresel güçler, P2 gibi birçok Yahudi Lobileri ile İntergate gibi birçok lobiler ve dernekler bu konu için kurulmuştur. CIA, Misyonerler Rabıtacılar, Kiliseler, Papazlar,  Zengin iş adamları. Bu dernek ve lobileri hem kuranlar, kurduranlar Hem de her konuda yardım sağlayanlar, destek verenlerde bunlardır. İcat edenler ve bunları tarih boyu yönlendirenler de bunlardır!.. Kardeşler arasındaki dostluğu durmadan KAŞIDILAR, durmadan iki kardeşi birbirlerine düşman etmek için fitne – fesat yaydılar. Utanmadan; Türk, Kürt kardeşliğini bozmak için tarihin her safhasında bileğlediler ve KÖRÜKLEDİLER! Peki, AMAÇLARI NEDİR?

AMAÇLARI: Kürt kardeşlerimizle birlikte, Türklüğü ve Türkleri dünyadan silerek yok etme plan ve projesidir. Taktik: Böl, Parçala,YUT VE HÜKMET! …

Oysa Kürt kardeşlerimiz MÜSLÜMAN, VATANSAVER. PKK ise insana, cana acımayan; Kürt kardeşlerimizin ve Türk Milletimizin kundaktaki bebeklerini ve asker çocuklarımızı hunharca, canice ve barbarca katleden, Şehit eden; CANAVAR; İNSANLIK DIŞI BİR ÖRGÜTTÜR. ASLA MÜSLÜMAN DEĞİLLER. Şunu lütfen istirham ediyorum. PKK’yı anlatanlar; Kürt kardeşlerimizi o cani bebek katili canavarlarla kıyaslayarak; o örgüte benzeterek anlatmasınlar. Hatta ima bile etmesinler.

TBMM’de “Bizim özgürlüğümüzü, hakkımız olan Kürdistan devletimizi verin ve tanıyın.”Diye bağıran ve onlara ya etnik köken olarak ya da SİYASİ RANT UĞRUNA, tabiri caizse, KUYRUK SALLAYAN DENSİZLERLE İLGİLİ DE MİLLİ VE MANEVİ DEĞERLERİ KORUMA ADI ALTINDA TERÖRLE İLGİLİ; ACİLEN VE HEMEN; ÖZEL VE EK BİR KANUN ÇIKARILMASINI ÖNERİYORUM. BU KONUDA TERÖRÜ DESTEKLEYENLERDEN VE DIŞ GÜÇLERDEN İTİRAZLAR YÜKSELİRSE EĞER; onlara da hemen ve ACİLEN BİRER DEKLARASYON YAYINLAYARAK BİRER ÜLTÜMATOM GÖNDERİLMESİNİ ÖNERİYOR VE İSTİRHAM EDİYIORUM. LÜTFEN!.. UNUTMAYINIZ; YARIN ÇOK GEÇ OLABİLİR!..

O zaman ya bu Vatanın ve Asil Milletin kıymetini bilecekler ya da karıştırmak üzere bir başka devlete İLHAK EYLESİNLER!

Üçüncüsü ise:

            Her gün ya da birkaç gün aynı yemeği yiyebilir misiniz? Veya her gün aynı konuyu bir müddet durmadan anlatabilir misiniz? Tabii ki hayır. Kürt konusu da aynen böyledir. Çözüm var mı? Hayır. Çözüm önerisi var mı? Hayır. Çözüm Projesi öneriniz var mı? Koca bir HAYIR. Peki, siz neyi anlatıyorsunuz? Durmadan anlat, anlat, anlat. Yanlıştır ve böyle bir şey asla olamaz. Aslında bazı zamanla da ve bilhassa seçim dönemlerinde bu konuyu ısıtıp ısıtıp gündeme getirenler maksatlı getiriyorlar ve hainlik yapıyorlar bu mesele 50 – 60 yıldan beri hala şu günde bile, bu mesele sonuçlanmamış, sonuçlandırılmamış olmakla beraber, daha hala yanlış bir YOL HARİTASINDA, YOL ALINMAK İSTENİYOR. PKK başka, Kürt başka. TV’lerde tartışılan; boyalı basında bahsedilen, yani; Türk üye’mizdeki Kürt kardeşlerimiz, gerçekten özbe öz kardeşimizdir. 24 Türk Boyundan biri olan Oğuz Boyundandırlar. Yani sağlam ve gerçek tarihi kaynaklar, belgeler, yazıtlar, kültürler, araştırmacıların araştırmaları net ve doğru olarak bunu ifade etmektedirler.

            Samimi, doğru, delikanlıca ve nefislerimize yenik düşmeden; başka başka kanalların aleti olmadan şu değerlere bakalım.

            İnancımız bir mi? Bir. Kitabımız bir mi? Bir. Vatanımız bir mi? Bir. Bayrağımız bir mi? Bir. Bu Vatanın Kurtuluşunda; Kürt dedelerimizle, Türk dedelerimiz hiçbir menfaat gözetmeden, birbirlerini öteleştirmeden; canları pahasına omuz omuza vererek, birbirleri ile kucaklaşıp, halelleşerek, cephelerde birbirlerini kardeş bilerek; düşmanlarla savaşıp, bu vatanı torunları olan bizlere EMANET ETMEDİLER Mİ? Peki, şimdi o emanetlere o değerlere ne derece yakınız ve ne derece BİRLİKTEYİZ? O halde soruyorum; BU AYRIMCILIK; BU ŞARLATANCILIK; BU İHANET VE HAİNLİK NEDENDİR?.. Bilmem anlatabildim mi? Bu cümlenin içini müsaadenizle, emekli bir öğretmen arkadaşımın bir hatırası ile doldurmak istiyorum.

            Arkadaşın, ikinci derece yakınının birinin oğlu polis olarak Şırnak’ta görev yaparken izin almış ve iznini doğal olarak memleketinde kullanmak üzere Osmaniye’nin Düziçi İlçesi’ndeki baba ocağına gelmiş. Haliyle izin bitmiş ve geri görev yerine gitmek için arabası ile gitmek isteyince Babası trafik kazasından korkarak,”Araba ile göndermem. Arabayı yakar yine göndermem. Yolcu otobüsü ile git.” Deyince; O öğretmen arkadaş, (K.S.)”Ben götürürsem gönderir misin? Diye söyleyince Babası,”Olur, neye olmasın.”Demiş. Oğluna, herhalde arabayı kullanmayı güvenemiyormuş anlaşılan. Nitekim öğretmen arkadaş, polis memurunu ve çocuklarını, ailesini almış götürmüş, Şırnak’a polis karakoluna varmışlar. Meydanda bulunan büfenin yanın dilenirken; ihtiyaçlarını temine gelen memurların birçoğu büfeciye hey Kürt! “Bana şunu ver. Bana bunu ver” Diye hitap edince; öğretmen arkadaşın ilgisini çekmiş ve büfeciye,”Senin adın yok mu? Adın ne? Her gelen sana neden Kürt diyorlar.”Deyince büfeci,”Evet, ben Kürt’üm.”Demesi üzerine öğretmen arkadaş; büfenin üzerine dikilmiş ve nazlı nazlı dalgalanan (Türk Bayrağını işaret ederek) peki bu Bayrak nedir.”Deyince büfeci,”Zamanı gelince bu Bayrağı söküp atacağız.”Diye cevap verince; bu cevap öğretmen arkadaşın çok zoruna gider ve büfeciye der ki,”Bu bölgede Malazgirt’te 1071 yılında Türk Komutanı M. ALPARSLAN İLE BİZANS ASKERİNİN KOMUTANI ROMEN DİYOJEN, SAVAŞIRLAR. Sonuçta Türk Askeri Galip gelir ve M. Alparslan, R. DİYOJEN’İ ESİR ALIR!..

SORUYORUM. SİZ ŞİMDİ TÜRK MÜSÜNÜZ, YOKSA YUNAN MISINIZ?”Diye sorduğun da büfeci,”Ağabey ben bilmiyorum. Yarın babama sorup cevabını size getireyim.”Der ve bir gün sonra büfeci,”Ağabey babam da bilmiyormuş.”Diye cevap veriyor. Şu hale bakar mısınız? İşte hain PKK terör örgütü bu durumdan (Bilinçsizlikten) faydalanmasını biliyor ve bu durumdan da faydalanıyor. Yoksa Kürt kardeşlerimiz bu oyunları bilse; PKK terör örgütü elebaşının; bebek katili Öcalan’ın kendilerine hakaret ettiğini bilseler; Vatikan Papazı ve heyeti ile görüp haliyle Anadolu’dan ve dünyadan; Türk ve Kürt adını SİLME (YOK ETME) PLANLARINI YAPTIKLARINI BİLSELER; ABD’nin maşaları sırtlarını Kandile ve PKK’ya dayayan Hedepeye oy verirler mi? O ZERDÜŞLERE (PPK’ ya) HİÇ OY VERİRLER Mİ? KESİNLİKLE VERMEZLER. AMA NE YAZIK Kİ OKUMADIKLARINDAN DOLAYI BİLMİYORLAR.(Bu planların belgelerini ikinci bölümde vereceğim.) Peki, Türk insanlarımız ve gençlerimiz; bu konularda kültürlü ve bilinçlimi? Koca bir HAYIR. Kendimizi ve çocuklarımızı, toplumumuzu şöyle bir düşünsek ve YARGILASAK; Türkiye’de kitap okuma oranı acaba yüzde(%) ne kadardır.? Bence %1-2’dir. İşte onun içindir ki; doğru ya da yanlış olduğunu bilmeden önümüze gelen herkesi alkışlıyoruz. Onun içinde herhalde TARİH TEKERRÜR EDECEK DİYE KAYGULUYUM. Allah(CC) bizi korusun inşa Allah!

            PKK; YUKARIDA DA İZAH ETTİĞİM GİBİ KÜRESEL GÜÇLERİN; Kürt kardeşlerimizi, Türkleri ve Türkiye’yi; aslında da Türk adını, dünyadan silmek için YÖNLENDİRDİĞİ VE KULLANDĞİ GÖZÜ DÖNMÜŞ, HAİN BİR TERÖR ÖRGÜTÜ OLUP; ZERDÜŞTÜR. O halde bana dönüp Kürt kardeşlerimizden ve Türk kardeşlerimizden bu meseleleri, bu kadar okumuşlar var. Bilmiyorlar mı? Diye sorabilirsiniz. İtiraf edeyim ki; ya bilmiyorlar, ya ANLATMAYA KORKUYOLAR, ya da BİLİYORLAR SÖYLEMİYORLAR; hiç kimse kusura bakmasın İHANET İÇİNDELER. Hatta Siyasi RANT Peşindedirler.

            Birileri diyor ki, “Vallahi bizim Kürt PROJEMİZ çok iyi bir numara.” Bu defa öbür siyasi gurup, “Billahi ve tallahi o gurup yalan söylüyor. Billahi bizim Kürt Projemiz onların projesinden çok çok, iyidir.” Diyor ve birbirlerine düşüyor. Oradaki dinleyenler de şak, şak, şak, şak bilmeden alkışlıyorlar. Ben ise tv’lerden onları izlerken; öyle utanıyor, öyle utanıyorum ki, hiç sormayın. O hareketler bana çocukları hatırlatıyor. Bir EĞİTİMCİ olduğum için içime sindiremiyorum. Hiç kimse kusura bakmasın. Biz, asla böyle bir MİLLET DEĞİLİZ. HİÇBİR ZAMAN BÖYLE BİR MİLLET OLMADIK İNŞA ALLAH OLMYIZ DA….Biz bu şekilde bir millet olarak, ÜLKÜMÜZE MALİK (SAHİP) OLAMAYIZ.      

            Bu durumu, net ve kesin olarak söylüyorum. PKK’nın REKLAMINDAN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİLDİR!.. Hatta birçok araştırmacı yazarlar PKK ÇIBANINA ACİLEN ÇÖZÜM BULUNMAZ DA REKLAM DEVAM EDERSE; SONUCUN ÇOK VAHİM OLACAĞI ENDİŞESİNİ TAŞIMAKTADIRLAR.

            Şu konuyu aklımızdan hiç çıkartmayalım. Hatta ya bir kafese ya bir sandığa ya da cebimize koyalım, saklayalım!..

            Altını kalın çizgilerle çizerek söylüyorum. Şu anda Türkiye’de Kürt sorunu yok; PKK sorunu var. İhanetçi sorunu var. Merhum ALPARSLAN TÜRKEŞ, Kürt kardeşlerimizin Türk kökenli olduklarını bildiği içindir ki,”Kürtler ne kadar Kürt’se, ben de o kadar Kürt’üm. Kürtler ne kadar Türk ise Ben de bir o kadar Türk’üm.”Demiştir.

            PKK VE KÜRT KONUSU İLE İLGİLİ GÜN IŞIĞINA ÇIKMAMIŞ DEYİM YERİNDE İSE PARMAK ISIRTACAK ÇOK ÖNEMLİ BELGE, BİLGİ VE OLAYLARIN YER ALDIĞI; İKİNCİ BÖLÜMDE BULUŞMAK ÜZERE. NOT diyorum. A.Öcalan kimdir? Kimden emir alıyor? Kime hizmet ediyor? Kime ve kimlere hakaret ediyor? Kenya’da yakalanınca, kime bir mektup yazarak ne diyor ve ne istiyor? Kendi ağzından etnik köken itirafı. Ve Kızıl Tugaylar ile Alda mora kimdir? Bu konularla ilişkisi nedir? Ermeni Asala örgütü gibi canavar bir örgütü; bir anda, paçavra gibi silip atan ya da atanlar kimlerdi? Çok kafa karıştırıcı soru ve cevaplarını İKİNCİ BÖLÜMÜN İÇİNDE BULACAKSINIZ.

 KALIN SAĞLICAKLA.

Hamza Eser

Araştırmacı Yazar

Tel:0 535 214 15 15

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Facebook Yorum